VAROLUŞUN SANCISI

Ölmek için yaşamış yaşamak için ölmüşüz
Alışılmış korkularımızı bi tarafa bırakıp
Artık yeni şeyler söylemek lazım cancağızım deyişiyle
Yeni bir hayatın eşiğinden geçmişiz
Var olmanın sancılarıyla bir yanımızı hep eksik bırakmışız
Bir düğün bohçasına ne sevinçler gizlemişiz
Bir elimiz hep havada söz istemiş
Bir cümleyle ne alkışlar toplamışız
Şizofreni sanrılara yeni düşler vadetmişiz
Sabahın en güzel saatinde uykumuzu feda etmiş 
İyilik yollarında aferinler haketmişiz
Nazendelerin podyumunda arzı endam etmişiz
Çöllerin ortasında bir serinlik özlemişiz
Okyanuslarda çırpınmış nehirlere sürgün edilmişiz
Yarım kalan hikayelere bir paragraf eklemişiz
Kabusların ortasında bir gülü beklemişiz
Aborjinlerin öyküsünü dinlemiş yüreğimizi rehber etmişiz
Bir damla kan uğruna ne bıçaklar temizlemiş
Katil balinalardan peygamberi istemişiz
İskelelerde bekleyenlere fırtınadan haber vermiş ,kargalardan mezar kazmayı öğrenmişiz
İki ezan arasına ne selalar sığdırmışız
Rahlelerin üzerine mushafları sermiş
Hafızların belleğinde ayetler ezberlemişiz
Mücella bir çehrede sevdiğimizi dost bilmiş
Düşmanların süngüsünde barışa yemin etmişiz
Protokol ciddiyetiyle adımlar atmış
Tam düşecekken gülücükler savurmuşuz
 Nemrudun kızına küfürler etmiş güzelliğiyle büyülenmişiz
Ne okullar bitirmiş alaylıya hayretler etmişiz
Çocuk kalbimizi sarmalamış annemize emanet etmişiz
Trafikte sağa sinyal vermiş solu gözardı etmişiz
Hangi renk diyenlere inat siyah ile beyazı karıştırmış griyi çok sevmişiz
Rayların ortasında dans etmeyi bilmişiz
Bir okul yolunda çantamızı kaybetmişiz
Zifiri karanlıkta aya küsmüş sabahı zor etmişiz
Gürül gürül akan çeşmelerden suyun hikayesini dinlemişiz
Saçlarımızı rengarenk boyamış mihribana özenmişiz
Serçeyle arkadaşlık edip ne aslanlar beslemişiz
Habil ile Kabilden kardeşliği öğrenmişiz
Zeytindalı uzatan katil elleri Yaradana havale etmişiz. 

Hayırlı Cumalar